Gecenin karanlığında kasvetli odada beyaz teniyle bambaşka parlayan o folloş kız, elinde devasa kara yarakla titriyordu. Siyahın gövdesi, kalın ve kalın gelen o saplama aletiyle karşılaştığında nefesi kesildi; dudağı ısırıyor, gözleri yarı kapalı halde aniden içinde fırtına kopmaya başladı. O devasa kara yataktaydı; yüzünde hem korku hem istek arasında gidip gelen çılgın bir ifade vardı. İlk dokunuşunda o sertliğin altında ezilirken amcığı yumuşacık ıslanıyordu, yakıcı bir ısı yayılıyordu bedenine.
Sikmeye başlamasıyla birlikte kızın sesi odanın duvarlarında yankılanıyor, çıtır çıtır takip ediyordu o koca kara sinirlerin hareketini. Yavaşça, hengamesizce soktuğu her an, kızın amını dişleri sıkarak derinleştiriyor; sanki yarağını içine çekmek için can atıyormuş gibiydi. İnceden kalına doğru hızlanan köklemelerle beraber kızın vücudu sarsılıyor, omuzları yukarı aşağı titreyerek kayıyordu yatağın üstünde. Amcığını yerleştirip iyice dayamasıyla birlikte bütün bedenin aldığı hazzı haykıran seslere dönüştürdü; nefesler düzensizleşti, boğazdan iniltiler yükseldi.
O kara yarak artık tamamen içine dolmuştu ve her itişte daha fazla derine iniyordu amcığının sıcaklığından şişmiş şeklinde kıvrılarak amcığını sıkıca kavrayan o tatlı folloş kadın vücuduyla teslim oldu. Boğazından boğaza akan haz dalgalarıyla birlikte kendini bırakmıştı artık. Sonunda uzun ve şiddetli bir siseleme eşliğinde içini dolduran kara yarak patladı; sıvıları sıcak sıcak akarken bütün bedenin titreyişi doruğa çıktı ve onu acıya yakın ama delicesine zevk dolu bir hale soktu.
O gece, siyahın kalınlığı ve gücü karşısında beyaz tenli folloş kız kendinden geçmişti; yavaşlama yoktu orada sadece devam eden sikişle beraber gelen acı-tatlı delirmenin izleri vardı. Her defasında deli gibi dayandı kara yarak amcığına, sokup çıkartırken acıyla coşmuş olan o kadın tüm gizlerini ortaya saçtı bu yaramaz gecede…

