Üzerinde siyah dantelli iç çamaşırı, ateşli bakışlarıyla odanın ortasında duruyordu o milf. Göz kırpışları, dudak büküşleriyle adeta oyun başlatıyordu; sertlik dolu bir gecenin habercisi gibi. Yarak sertleşmişti, onun teninin kokusuyla karışan terden ıslanmış gömleğini yavaşça çıkardı; her hareketinde içindeki azgınlığı bastıramayan adamın nefesi hızlandı. Kadının kalçasını kavrayıp bedenini kendine çektiğinde, aralarındaki hava elektriklenmişti zaten.
İlk hamleyi yapmadan önce dudağıyla kulak memesini dişledi; “Seni nasıl inleteceğim bakalım,” diye fısıldadı hırçın bir sesle. Kadın da karşılık verdi, amcığını açmaya başlamadan önce hafifçe ısırıklar bıraktığı boynuna doğru eğildi. Ardından yere düşen çoraplarını söküp diz çöktü, diliyle yarak başına dokunup onu çıldırtacak kadar yumuşak ama bir o kadar da açgözlüydü. Amcığın ucunu dillerken nefesleri burun deliklerinden hızlı hızlı çıkıyor, kadının elleri enseye geçip kafasını kendi içine gömüyordu.
Sonra o korkunç an geldi; milf arkasını dönüp bacaklarını açtı, adam ise hemen araya kıvrıldı. Sert yarak girmeye başladığında kadın hafiften inlemeye başladı; amcığına alışan deli deli kaslar sanki bütün gün bekliyormuşçasına sıkıyor ve bırakıyordu. Her köklemede kadının yüksek seslerle çıkan nağmeleri odada yankılanıyor, adam da sakin kalamaz hale geliyordu artık. Göğüslerini sıkarak daha fazla dayama için işaret verirken, iki beden birbirine yapıştı iyice.
Yatak arttıkça ritim hızlandı; milf’in amcığı adamın yarığını kapatırken aniden karnına ellerini bastırdı ve başını geriye attı. “Az daha… Dayamaya devam,” dedi sertçe ve sanki bu işin sonu yokmuş gibi bağımlılıkla inlemeye devam etti. Adam da tüm gücüyle içine girmeye devam edip sonunda zıvanadan çıktı; sıcak spermini onun karanlık deliğine boşalttıktan sonra bile saniyeler geçmeden yeniden dayandı kıçına.
O gece orada kalan tek gerçek haz tutkusu oldu: acı veren ama vazgeçilmez olan o sert kökleme ve nefes kesici inletmeler…

