Öncelikle o çapkın bakışlarıyla masaya oturup, bütün dikkatleri üzerine çekti. Orta yaşının verdiği olgunluğun yanında hâlâ diri, ateşli bir enerjisi vardı; sanki içinde sakladığı vahşi arzuyu patlatmaya hazır bekleyen yırtıcı gibiydi. Gözlerindeki parıltı, dudaklarının arasından hafifçe fırlayan nefes, etrafındaki havayı yavaş yavaş ısıtmaya başlamıştı. Masanın kenarında dururken, elini kalçasına götürüp o kılı kırk yaran hareketleriyle kendini kurdu; sarhoş edici bir davetin ilk işaretiydi bu.
Erkek yanına yaklaştığında aralarındaki hava yoğunlaşıyor, nefesler hızlanıyordu. O an diz çöktü önüne, dillerini birbiriyle buluşturup sert ve tutkulu bir öpücükle başladı işin aslına. Kadının amcığını diline dolayarak emmeye başladı; her emişte kadın daha da derin nefes çekiyor, bedenini onun hareketlerine bırakıyordu. Dilinin ucuyla amcığın ucunu avuçlayıp alttan yukarı geçerken kadının hafif sızlamaları arasında hissettiği hakimiyet duygusu artıyordu.
Sonra hızını daha da yükseltti adam; parmağını kadının arka kapısına hafifçe sürterek açmaya çalıştı. Kadınysa başını geriye atıp gözlerini kapadı, “Kökle,” diye hırçınca fısıldadı. O da tereddüt etmeden kalktı ayağa ve kadının sırtını duvara yasladıktan sonra içeri doğru bastırdı köklemesini. Derin derin amcığını batırırken kadının belindeki kaslar kasılıyor, nefesi kesiliyordu adeta. Az önceki nazik dokunuşlardan eser kalmamıştı yerinde; şimdi tamamen ilkel bir sapıklık hüküm sürüyordu aralarında.
Kadın ısrarlı iniltilerle adamın boynuna sarılırken o her seferinde köklüyü daha da derine itiyor, amcığını salgılarla kaygan olan her deliğe sokuyordu. Kadının içinde büyüyen o sıkışıklık ve acı karışımı haz, onu çıldırtıyordu iyice. Ardından adam geri çekilmedi; tam tersine daha hızlı vuruyor, pat diye birbirine çarpan bedenlerini duyuruyordu ortama. Kadının ayakları titriyor ama boyun eğiyordu bu kabalığa.
Son hamlede ikisi de doruk noktasına ulaştı; adam kendini bırakırken amcığını kadıncağızın dar deliğine boşalttı tüm benliğiyle. Kadının bağırışları duvarlarda yankılanıyor, bedenleri ter içinde kalmış şekilde yere çöküyordu sonunda… Tutkulu ve ağırbaşlı bu sikiş gecesinde ikisi de tamamen tüketilmişti artık, günahkar arzularıyla barışmış halde…

